Selam,
ben Asu. 24 yaşındayım ve evliyim. Kocamla çok iyi giden bir seks
hayatımız vardı. Her sikişte beni en az 2 kere boşaltırdı. Fakat son
zamanlarda bana olan ilgisi giderek azalıyordu. Haftada 3 kez seks
yaparken artık ayda 2 kere falan yapıyorduk. Beni sikerken hiç istekli
davranmıyordu. Bu olay giderek canımı sıkmaya başlamıştı. Ben de Chat
sitelerinde dolaşmaya başladım. Birçok kişiyle camdan görüştüm. Nihayet
bulunduğum çevreye yakın tamda istediğim gibi birini bulabildim. Adı
Oğuz'du, 28 yaşındaydı. O da evliydi ve eşinin kendi isteklerini
karşılayamamasından şikayetçiydi. Neredeyse iki hafta kadar, vakit
bulabildiğimiz zamanlarda hep yazıştık. Sonra telefon numaralarımızı
paylaştık. Boş olduğum zamanlarda telefonda seks yapıyorduk.
Artık yanıyordum. Ateşimi kocam
söndüremiyordu. Kocamı işe yolladıktan sonra evimin yakınlarında bir
parka gidip oturdum. Çok sıkılmıştım. Canım acayip yarak çekiyordu.
Oğuz'u aradım. Ona sıkıntımı anlattım. O da, “*** otelin önünde
buluşalım. Ben seni yarağa doyururum merak etme!” dedi. Ben de hemen
taksiye atlayıp otelin önüne geldim. Banka oturup heyecanla Oğuz'u
bekledim. Yaklaşık yarım saat sonra Oğuz geldi. Camda gördüğüm için onu
hemen tanıdım. Koşup boynuna sarıldım. “Hadi aşkım! Yanıyorum söndür
beni!” dedim. Dudağımdan öptü ve içeriye girip odamızı ayarladık.
Asansöre bindik. Hemen dudaklarını öpmeye başladım. Çok vaktimiz yoktu.
Asansörden inip odamıza geçtik. Daha kapıyı kapatmadan yine dudaklarına
yapıştım. Müthiş zevk alıyordum. Amım vıcık vıcık olmuştu. Tam kıvama
gelmiştim.
Elimi önüne attım. Kaskatı olmuş
sikini pantolonun üzerinden sıvazladım. Diz çöküp fermuarını açtım.
Sikinin başı şişmişti. 14-15 cm, kalın bir şeydi. Zaten önemli olan boyu
değil işleviydi. Alttan dilimle sikini hoplatarak eğleniyordum. Sanırım
bu hareketim onun hoşuna gitmedi :) Birden gırtlağıma kökledi. Nefes
alamıyordum. Saçlarımdan tutup ağzımda gitgel yapmaya başladı. Ih oh
gibi sesler çıkarıyordu. Zevk aldığı belliydi. Boşalmak üzereyken beni
kaldırıp yatağa fırlattı. Sertliği sevmiyordum. Bu beni korkutmaya
başlamıştı. Elbisemi ve tangamı yırtarak çıkarttı. Bir tek sütyenimle
ortada kalakalmıştım. Kemerini çözüp yatağın başlığına bağladı. Kendisi
de önümde çabucak soyundu. Üzerime atladı ve “Yarak yarak diye başımın
etini yedin. Al sana yarak!” diyerek amıma geçirdi.
Bu işin sonunun iyi
gitmeyeceğinin farkındaydım. Çok canım acımıştı. Ağzımı eliyle kapadığı
için bağıramıyordum. Sert bir şekilde 10 dakika kadar kökledi. Hiç zevk
almıyordum. Sadece canım acıyordu. Ağlamaktan makyajım akmış resmen
palyaçoya dönmüştüm. Böğürerek göğüslerime boşaldı. Menileriyle göğsüme
Oğuz yazdı. Mutfaktan aldığı kaşıkla da bir kısmını bana yedirdi. Kusmak
üzereydim. Tangamla da gözlerimi bağladı ve yanımdan uzaklaştı. Ne
olduğunu anlayamamıştım. Birden üzerimde flaşlar patlamaya başladı.
Çırpınmaya başladım. Bir an önce kurtulmak istiyordum.
Beni çözdü. Çok sinirliydim.
Direk yüzüne tükürdüm. “Orospu! Sen gelmedin mi bana kaltak? Git banyoya
amını götünü yıka gel, daha işimiz bitmedi!” dedi. Daha önce götümden
sikilmemiştim. Acaba götümdende mi sikecekti? “De hadisene orospu!” diye
götüme şaplak atıp beni banyoya yolladı. Kapıyı kilitledim. Küvete su
doldururken ağlamaya başladım. Su sesinden benim sesim duyulmuyordu.
Sonra o hayvan gelip içeri girmeye çalıştı. “Kalk şu kapıyı aç! Yoksa ne
yapacağımı iyi biliyorsun!” diye tehtid etti. Suyu kapatıp, “Siktir git
şurdan! Yüzünü görmek istemiyorum!” diye bağırmaya başladım. “Sen
bilirsin!” dedi. Kapı kapanma sesi geldi...
Ben de gitti zannederek kapıyı
açtım. Kapıyı açar açmaz tokadı yapıştırdı. “Benimle oyun mu oynuyorsun
sen fahişe!” diyerek beni küvete fırlattı. Su dolu küvete çok sert bir
şekilde yapıştım. Banyo su içinde kalmıştı. “Bırak beni!” diye bağırmaya
başladım. O da “Eğer bir daha bağırırsan...” diye bir tokat daha
yapıştırdı. Ben de, “Ne olacak ha? Yaptın zaten yapacağını ibne!” dedim.
Onu çok sinirlendirmiştim. Küfrederek suyun içine başımı gömdü. O
pozisyonda beni domalttı. Götüme vurmaya, saçımı çekiştirmeye başladı.
Boğulmak üzereydim. 1-2 dakika aralıklarla nefes aldırıyordu. Götüm
resmen kan toplanmıştı. Krem falan kullanmadan, sikini ‘Flop!’ diye
götüme soktu. O anda suyun içinde olduğum için bağıramıyordum. Başımı
çıkarttığında sadece nefes aldığım için laf da yetiştiremiyordum. “Hadi
bağır şimdi bakalım!” diye yine suya gömdü. Hızlı hızlı köklemeye devam
etti. O şokun etkisiyle bayılmışım.
Uyandığımda yatağın üzerinde
giyili olarak yatıyordum. O Oğuz denen hayvan da giyiniyordu. Amım,
götüm, başım çok ağrıyordu. İçimden ona saydırıyordum. Bana, “Hadi kalk
orospu!” dedi. Kalkmayınca zorla kolumdan tutarak kaldırdı. Ben daha
kendime gelememiştim. Otelden ayrılıp arabaya bindik. Neredeyse 15
dakika yol gittik. Bu arada hiç konuşmadık. Sakin bir yere geldiğimizde
arabayı durdurdu. Bana beni siktikten sonra çektiği fotoğrafları
gösterdi ve “Bundan sonra benim isteklerimi karşılayacaksın! Yoksa seni
rezil ederim! Anladın mı beni?” dedi. Şok olmuştum. Sadece ağlayarak
başımı salladım. Bana bunları yapan heriften herşey beklenirdi.
Beni boynumdan öpmeye başladı.
Sonra dudaklarıma gelip, bir öpücük kondurup, “Göster bakalım
marifetlerini!” dedi ve fermuarını çözdü. Sadece ağlıyordum. Onun
istediklerini yapmak zorundaydım. İstemeyerek başımı sikine doğru eğdim.
Boynumdan tutarak ağzıma soktu, “Hadi!” deyip ellerini başının arkasına
bağladı. Çabuk boşalsın da ben de kurtulayım diye hızlı hızlı gitgel
yapıyordum. Arada taşaklarını ısırıp, yalayarak yavaşça yukarı çıkıyor
ve sikinin başını öpüp, gırtlağıma sokuyordum. İstekliymiş gibi
görünmeye çalışıyordum. Zorla yapmak iğrenç bir şeydi.
10 dakika sonra inlemeleri arttı
ve ağzıma boşaldı. Kusmamak için kendimi zor tuttum. Döllerini sikinin
üzerine tükürdüm. Tokat atıp zorla yutturdu. Mendille ağzımın
kenarlarını sildim ve yola koyulduk. Yarım saat sonra evimin
yakınlarında bir yerde durdu, “Telefonun açık olsun, hadi orospum!” diye
götüme şaplak atıp evime yolladı. Çok kötü durumdaydım. Bacaklarımı
kapatamıyordum. Eve geldiğimde kocam yoktu. Masanın üzerinde not vardı,
geç gelecekmiş. Yemek yeyip evden çıkmış. Kocamı telefonla arayıp nerede
olduğunu sordum. Nefes nefeseydi, “İşler çok yoğun hayatım, kapatmam
lazım!” dedi. Kesin beni aldatıyordu. Sonuçta artık ben de onu
aldatmıştım...
0 yorum