Merhaba
ben Sibel. 40 yaşında, 1.70 boyunda, 73 kilo ağırlığında, beyaz tenli,
dolgun ve diri vücutlu bir bayanım. Evliyim. Ben de bir Lisede
öğretmenlik yapıyorum (Kusura bakmayın hangi Lisede öğretmenlik
yaptığımı yazmıyorum, ayrıca isimleri de değiştirdim!). Kocam ise
uluslarası TIR şöförlüğü yapıyor. Kocamı çok seviyorum, ama cinsel
hayatımız nasıl olur bu durumda, siz düşünün. Bu anlatacağım olayı
yaşadığımda, kocam yurtdışına gideli 15 gün kadar olmuştu. O gün okuldan
çıktım, eve gidecektim. Otobüste bir yer buldum ve oturdum. Otobüste,
bizim okuldan birçok öğrenci vardı. Yanımda ise Emre adındaki öğrencim
dikiliyordu. Emre aynı zamanda karşı komşumun oğluydu. 16 yaşında, ama
biraz utangaç birisiydi, yani pek arkadaşlarıyla takılmazdı, ama
yakışıklı sayılırdı.
Neyse, otobüs duraklardan yolcu
aldıkça kalabalıklaşmaya başladı. Yanıma yaşlı bir teyze geldi, ben de
kalkıp yerimi ona verdim. Ama arkamı Emreye dönüp tutununca, Emre de
ister istemez arkama dayandı. Ben ne olduğunu anlamak için sağıma soluma
bakarken hak verdim çocuğa, çünkü kimse kıpırdayamıyordu. Emreye,
“Oğlum geri gitsene biraz!” dedim. O da, “Öğretmenim kıpırdayamıyorum!”
dedi. Biraz yan dönmeye çalıştım, ama nafile. Bir müddet sonra arkamda
bir sertlik hissetmeye başladım, Emrenin yarrağı kalkmaya başlamıştı.
Dönüp baktığımda Emrenin yüzü kıpkırmızı olmuştu. Resmen öğrencim
tarafından otobüste taciz ediliyordum. İçim bir tuhaf olmuştu, 15 gündür
de yarrak yüzü görmediğim için, amım sulanmaya başlamış, ne yapacağımı
bilemez haldeydim. İşin ilginç yanı, giderek te zevk almaya başlamıştım
ve arkamdaki sertlik te iyicene büyümüştü. Ben zevk aleminde gezerken,
Emrenin, “Öğretmenim siz inmiyormusunuz?” demesiyle irkildim. İneceğimiz
durağa gelmiştik, ama ben halen orda öylece duruyordum. Hemen
kalabalığın arasından sıyrılıp indik ve yürümeye başladık...
Emreye, “Otobüste ne yaptığının
farkındamısın sen?” dedim. Emre de, “Yemin ederim öğretmenim,
istemeyerek oldu!” dedi. “Tamam, ama bir daha böyle birşey istemiyorum!”
dedim. Aslında istiyordum da, ama öğrencim olduğu için böyle demek
zorunda kaldım. Apartmana girdiğimizde Emrenin yüzü halen kıpkırmızıydı.
Bir an (Şuna kendimi siktireyim!) diye düşündüm, ama hemen vazgeçtim.
Eve girdiğimde amım cayır cayır yanıyordu, hemen odama gidip, kocam
olmadığı zaman bana kocalık yapan Vibratörü aldım çekmeceden,
pantolonumu ve külodumu çıkardım, yatağa yatıp bacaklarımı araladım, hiç
ıslatmaya gerek duymadan Vibratörü amıma soktum, çünkü amım
sırılsıklamdı. Vibratörü amıma sokup çıkartırken Emreyi düşünmeye
başladım, sanki Emre beni sikiyordu. Gitgide hızlandım, sonra öyle bir
boşaldım ki, ben bile şaşırdım. O zevkle, amımda Vibratörle, iki yana
elimi koydum ve uyuyup kalmışım...
Uyandığımda amımda Vibratör
halen duruyordu, amımdan çıkarıp kalktım. Kendime inanamıyordum,
öğrencimle sikiştiğimi düşünüp boşalmıştım. Banyoya girdim, duş alıp
çıktım. Telefon çaldı. Kocam, “Yarın ordayım karıcığım!” dedi. Ben de
onu çok özlediğimi söyledim. Ertesi günü okula giderken yine Emreyle
aynı otobüs durağında beklemeye başladık. Emreyi yanıma çağırıp ona
gülümseyerek, “Tamam, dün bilmeyerek birşeyler oldu, ama bugün otobüste
arkama geçme!” dedim. O da, “Tamam öğretmenim!” dedi, ama yine
kızarmıştı. Neyse, akşam okuldan sonra eve geldiğimde kocam evdeydi.
Hemen sarıldım kocama ve öpüşmeye başladık. Beni yatak odasına götürdü,
hemen soyunduk ve ufak bir ön sevişmeden sonra beni sikmeye başladı.
Bacaklarım omzundaydı, beni öyle bir sikiyordu ki, anlatamam. Kocamın
yüzüne baktığımda Emreyi görüyordum, kendime inanamıyordum, kocamla
sikişirken Emreyi düşünüyordum. Kocamla bir güzel sikişmiştik, ama beni
kocam mı sikti, Emre mi sikti anlayamamıştım.
Sikiştikten sonra kocam yanıma
yattı ve bana, “Sen bir başkasın karıcığım!” dedi. Ne demek istemişti?
Demek ki kocam dışarıda başkalarıyla da sikişiyordu. Bir an kızmıştım,
ama daha sonra hak verdim, ben nasıl Vibratörle falan kendimi
rahatlatıyorsam, kocamın da rahatlamaya ihtiyacı vardı. Kalkıp bir duş
aldım. Daha sonra yiyecek birşeyler hazırladım. Yemeğimizi yedikten
sonra, 3 sefer daha sikiştik. Ertesi günü Cumartesi olduğu için geç
kalktık. Kahvaltıda kocam, “Yarın yine gidiyorum!” dedi. Ben de, “Daha
yeni geldin?” dedim. Acele gitmesi gereken yük olduğunu falan anlattı.
“Tamam...” dedim. O da bana, “Üzülme canım, napalım ekmek parası...”
falan dedi. O gün kocam beni kaç kere sikti hatırlamıyorum, ama her
sikişinde Emreyi düşündüm. Ertesi günü kocam gitmişti...
Aradan yarraksız 5 gün daha
geçmişti. Günlerden Cuma akşamıydı, kapı çaldı, Emrenin annesiydi. “Biz
köye gidiyoruz, bizim oğlana bakar ol hoca hanım!” dedi. Ben de, “Tabi,
ben de yalnızım zaten, yemeğini falan veririm, merak etmeyin!” dedim.
Teşekkür etti ve gitti. Ben kapıyı kapatır kapatmaz kendi kendime (Sibel
aradığın fırsat bu, siktir şu çocuğa kendini!) dedim ve hemen bir plan
yaptım. Ertesi günü öğleye doğru kapıyı çaldım, Emre açtı kapıyı. Benim
üzerimde uzun bir tişört, altımda da bir şort vardı. İçimde sütyenim
olmadığı için göğüslerimin uçları belli oluyordu. Emrenin de yataktan
yeni kalktığı belli oluyordu, uykulu gözlerle bana bakıyordu. “Hadi
elini yüzünü yıka kahvaltıya gel!” dedim. Ama o beni süzmekten cevap
verememişti. Ben de, “Ne bakıp duruyorsun, hadi!” dedim. Toparlanıp,
“Tamam öğretmenim!” dedi.
Ben gittim kahvaltıyı
hazırladım. 5-10 dakika sonra da Emre geldi. Ona gülerek, “Gel bakalım
Emre, öğretmenliğini yapıyoruz, bakıcılığını da yapalım!” dedim. Ama
içimden (Senin seks öğretmenliğini de yapacağım!) diyordum. Kahvaltımızı
yaptık, Emre kaçamak gözlerle bana bakıyor, ben ona baktığımda hemen
kafasını çeviriyordu. Kahvaltıdan bir müddet sonra evlerine gitti. Akşam
üstü yine kapısını çaldım. Ama bu sefer altımda şort yoktu, üzerimde
sadece tişört vardı, o da kalçalarımı anca kapatıyordu. “Hadi gel yemek
hazır!” dedim. Ama o, “Ben birşeyler atıştırdım, sağol öğretmenim.”
dedi. “Uzatma, hadi gel, yemek yiyeceğiz!” dedim. “Tamam öğretmenim!”
dedi, birlikte benim eve geldik. Yemeğimizi yedikten sonra, salona
geçtik...
Kocamın Avrupadan getirdiği
viskiler geldi aklıma, Emreye, “Hiç içki içtin mi?” dedim. Ama Emre beni
duymuyor, bacaklarıma bakıyordu. Emreye, “Sana diyorum?” dedim.
“Efendim öğretmenim?” diyerek irkildi. Tekrar, “Hiç içki içtin mi sen?”
diye sordum. “Hayır!” dedi. Kalkıp bir viski açtım, “İstermisin?” dedim.
“Hayır!” dedi. Ben de, “Bak bu cesaret getirir insana!” dedim. “Tamam,
içeyim...” dedi. Birer duble doldurdum, içtik. İkinci dubleyi içerken,
“Emre kız arkadaşın var mı?” diye sordum. “Hayır yok öğretmenim,
kızlarla aram pek iyi değildir.” dedi. “Niye?” dedim. “Ne bileyim,
utanıyorum onlarla konuşurken!” dedi. “Niye utanıyorsun? Bak benle nasıl
konuşuyorsun!” dedim. “Bilmiyorum...” dedi. “O gün benim arkama
dayadığında hiç utanmamıştın, şimdi de bacaklarıma bakarken hiç
utanmıyorsun!” dedim. Yerinden kalktı ve “Ben gideyim artık...” dedi.
Ben de hemen kalkıp, “Nereye gidiyorsun? Beni o günden beri azdırdın,
beni siktiğini düşündürüp duruyorsun, şimdi nereye gideceksin?” dedim ve
dudaklarına yapıştım...
Öyle bir öpüşmeye başlamıştık
ki, artık iş çığrından çıkmıştı. Elimi yarrağının üstüne attım, yarı
kalkık yarrağı gitgide büyüyordu. Hemen üzerimdeki tişörtü çıkardım,
göğüslerim gözlerinin önündeydi, öylece bakıyordu. “Ne bakıyorsun, em
yala onları!” dedim ve başını tutup göğüslerime yapıştırdım. Emmeye
yalamaya başlamıştı. Ben zevkten ne yapacağımı şaşırmıştım, ayrılıp
altımdaki külodu da çıkardım. Ona da, “Soyun!” dedim. Üstündekileri
çıkardığında yarrağı kazık gibi olmuştu, kocamın yarrağından büyüktü.
Hemen yarrağına yapıştım ve ağzıma aldım. Yaladıkça dahada büyüyordu
sanki. Taşaklarını falan yaladım, ağzıma tekrar aldım. Emre de
saçlarımdan tutmuş ağzıma sokup çıkarıyordu. Birden titremeye başladı.
Boşalacağını anladım, ama emmeye devam ettim. Birden döllerini ağzıma
fışkırtmaya başladı. Ben emdikçe o boşalıyordu. Bütün döllerini
yutmuştum...
Ayakta durmakta zorlanıyordu ve
koltuğa oturdu. Yarrağı elimdeydi, önünde diz çökmüş vaziyette, “Nasıl,
hoşuna gitti mi?” dedim. “Evet!” dedi. Ben de başımı yarrağına gömdüm ve
eski halini alana kadar yaladım ve kalktım, elinden tutarak yatak
odasına götürdüm. Yatağa yattım, bacaklarımı iki yana açtım ve “Hadi,
yala amımı!” dedim. Emre üzerime uzandı, önce dudaklarıma yapıştı, bir
müddet öpüştükten sonra aşağılara göğüslerime geçti. Ordan amıma doğru
yol aldı. Amımı yalamaya başladığında, ben artık zevkten kıvranıyordum.
Zaten bir dakika sonra inleye inleye boşaldım. Emre yalamaya devam etti 5
dakika kadar. Ben artık onu içimde hissetmek istiyordum, saçlarından
tutup çektim ve “Sik beni!” diye bağırdım. Emre de beni kırmayıp
yarrağını amıma yerleştirdi ve yüklendi, köküne kadar sokup beni sikmeye
başladı. Ben altında zevkten dört köşe olmuş kıvranıyor, o da bana
köküne kadar sokup çıkarıyordu...
Ben, “Aşkım, canım benim, sik
beni kocacığım, doyur beni yarrağa, öğretmenin sana kurban olsun!” diye
inliyordum. Emre üzerimde birden kasılmaya başladı. Boşalıyordu. Amımın
içine akan sıcacık döllerini hissedebiliyordum. Tabi aynı anda ben de
boşaldım. Emre üzerime yığıldı. Bir müddet sonra yanıma uzandı. Bana,
“Teşekkür ederim öğretmenim!” dedi. “Asıl ben teşekkür ederim!” dedim ve
dudaklarına yapıştım. Ordan göğüslerine, ordan da yarrağını ağzıma
aldım. Yarrağını kaldırdıktan sonra üzerine çıktım ve zıplamaya
başladım. 5 dakika kadar zıpladıktan sonra önünde domaldım ve beni öyle
de siktikten sonra, içime bütün döllerini boşalttı, yanıma uzandı, bana
tekrar teşekkür etti. Ben artık zevkten yerimden kalkamıyordum, öylece
uyuyup kalmışız.
Sabah uyandığımda Emre yoktu.
Amıma baktım, döller akıyordu, doğruca banyoya koştum. Kapıyı açtığımda
Emre duş alıyordu, hemen yanına gittim ve beraber duş aldık, tabi önce
beni duşta bir posta daha siktikten sonra! Bir hafta boyunca, okuldan
çıkışta eve gelip sikişiyorduk. Ama haftasonu kocam gelmişti ve 15 gün
gitmeyecekti. Emrenin ailesi de dönmüştü. Ama kocam beni siktikçe, ben
Emreyi düşünüyor boşalıyordum. Emreyle sikişmek için fırsat kolluyordum,
ama 10 gün kadar geçmiş, Emreyle bir türlü fırsatını bulup
sikişememiştim.
O gün benim son dersim boştu ve
gitmeye hazırlanıyordum. Koridorda Emreyle karşılaştık. Emreyle iki aşık
nasıl birbirine bakıyorsa, öyle bakışıyorduk. Emre de kitaplarını almış
çıkıyordu. “Nereye Emre?” dedim. Son derslerinin boş olduğunu söyledi.
Ders zili çalmış herkes sınıflara girmişti, koridorda sadece ikimiz
vardık. Emrenin elinden tutup çektim. Emre şaşırmış, “Öğretmenim
okuldayız, napıyorsunuz?” falan diyordu. “Sus yürü!” dedim ve harita
odasına girdik. Hemen arkadan kapıyı kilitledim ve “Seni çok özledim
aşkım!” diyerek dudaklarına yapıştım. Emreyle sanki senelerdir
görüşmüyor gibi öpüşüyorduk. Biryandan da gömleğinin düğmelerini
çözüyordum. Atletini yukarı sıyırıp göğüslerini öpmeye, yalamaya
başladım. Ordan aşağılara indim, kemerini çözdüm, pontolonunu indirirken
içimi bir heyecan, bir mutluluk kaplamıştı. Çünkü 10 gündür kocam
siktiği halde, beni bu yarrak sikiyormuş gibi hissediyordum. Ama beni
şimdi gerçekten sikecekti...
Baksırını da indirdiğimde, işte
genç sikicimin yarrağı karşımdaydı. Hemen ağzıma aldım ve yalamaya
başladım. Emre de saçlarımdan tutmuş, ağzımın içinde gidip geliyordu.
Zamanımız kısıtlı olduğu için hemen doğruldum ve Emrenin dudaklarına
yapıştım. Emre de gömleğimin düğmelerini çözdü, sütyenimi çıkardı ve
göğüslerimi yalamaya başladı. Ben zevkten dört köşe olmuştum ama
inleyemediğimden dudaklarımı ısırıyordum. Bu arada Emre altımdaki kumaş
pantolonun kemerini çözdü, fermuarımı indirdi, pantolonumla beraber
külodumu da dizlerime kadar sıyırıp, masanın üzerine beni domalttı ve
arkamda diz çöküp, zaten sırılsıklam olan amımı yalamaya başladı. Ben de
zevkten ne yapacağımı şaşırmıştım. Ben zevk denizinde yüzerken, işte o
an gelmişti, yarrağını amımda hissetmiştim. Emreye sadece, “Sik beni!”
dedim...
Ama Emrenin acelesi yok gibi,
yarrağını amımın dudaklarında gezdiriyor, beni daha çok çıldırtıyordu.
“Hadi sok!” diye bağırdım ve Emre yarrağını amıma sokmaya başladı.
Köküne kadar sokunca, taşaklarını amımın dudaklarında hissetmiştim ve
benim ağzımdan bir, “Oohhhhhh!” çıkmıştı. Emre içimde gidip geldikçe
çıldıracak gibi oluyordum, tırnaklarımı masaya geçirmeye çalışıyordum.
Bir müddet sonra Emre yarrağını amımdan çıkardı. “Ne oldu?” diye
döndüğümde, bana, “Sırt üstü yat öğretmenim!” dedi, ben de yattım.
Bacaklarımı omzuna alıp amıma kökledi. Pantolonum ve külodum halen
dizlerime kadar inikti. Yarrağı ateş gibi içimi dağlıyordu sanki. Emre
şak şak sesleriyle beni sikerken, ben kaçıncıya boşalıyordum bilmiyorum.
Ama artık o da gelmek üzereydi ve sarsılmalarla amıma döllerini
boşaltmaya başlamıştı. O içime boşaldıkça, ben sanki göklerde uçuyordum.
Ve ikimiz de bitmiştik. Amımdan çıkıp yanıma dikildi. Ona, “Seni
seviyorum aşkım!” diyerek dudaklarına yapıştım. Tam o sırada zil çaldı,
hemen aceleyle toparlanıp, ayrı ayrı harita odasından çıkıp öğrenci
kalabalığına karıştık...
Otobüse binip eve doğru giderken
arkama biri dayandı, dönüp baktığımda Emreydi. Gülümseyerek yola devam
ettik. Otobüsten indikten sonra eve kadar beraber yürüdük. Asansöre
bindiğimizde, “Öğretmenim sütyeniniz bende kalmış!” dedi ve çantasından
çıkardı. İkimiz de gülümsedik ve tekrar dudaklarımız birleşti. Asansör
durmuş, biz hala öpüşüyorduk. Bunun farkına vardığımızda başka bir
kattan asansörü çağırdılar. Hemen durdurma düğmesine bastık ve
asansörden indik. Vedalaşıp eve girdiğimde kocam yoktu. Hemen banyoya
girdim ve duşumu aldım. Kocam geldiğinde bana müjdeyi verdi, yola
gidiyordu ve en az 20 gün yoktu. Tabi üzülmüş gibi yaptım, ama bu benim
için bir müjdeydi. Artık ikinci kocam, öğrencim Emreyle 20 gün rahat
rahat sikişecektim...
Öyle de oldu. Ama sırf 20 gün
değil, kocam her gittiğinde gelip beni sikip gidiyordu. Emre de iyice
sikişmeye alışmıştı, okulun bütün kaşar kızlarını sikiyor ve akşam gelip
bir de beni sikiyordu. Şimdi üniversitede okuyor, ama her geldiğinde
beni sikmeyi ihmal etmiyor :))
0 yorum